Kitap, ktap, kitap

Kitaplar, kendimi ait hissettiğim yer, kitaplar sanki kitap değilde beynim içinde hızlı hızlı geçen görüntüler.

2 Eylül 2014 Salı

Yeni bilim-kurgu kitap okuyucularının -ve tabiki benim- gözdesi!
  Bu yeni serinin ilk kitabının çıkması ardından hemen filmi çekildi. Ama şahsen filmini kitapları kadar benimseyemedim. Filminde kitaba uymayan pek çok sahne bulunmaktaydı. 
  Seri önce Açlık Oyunları'nı anımsattı. Dünyanın geri kalanının yok olmasının ardından var olan yeni bir düzen. Bununla savaşan, aynı zamanda korkan cesur bir kız başkahraman. Şehirlerinde " uyumsuz" adı verilen, diğerlerinden farklı özellikler sergileyen ve similasyonyarın içindeyken bunun bilincinde olan insanlardan biri de başkahramanımız Beatrice Prior. Gruplara ayrılmış Şehirlerinde Fedakar ailesinden ayrılıp Cesurluk'a geçen 16 yaşındaki kız. Eğitmeniyle birbirlerine aşık olması, Şehir'de karşılaştıkları büyük zorluklara karşı gelmelerini kolaylaştırmakla birlikte - ki bu arada büyük aşkı Tobias Eaton da bir uyumsuz- uyumsuzların ayrıştırılması ve öldürülmesi için Cesurlara yapılan bir simülasyonun içinde bulunmalarıyla hayat daha zorlaşır. Simülasyon Bilgelik merkezinden kontrol edilmektedir ve Cesurlar Fedakarları öldürmelerini sağlar. Fakat uyumsuz olanlar simülasyonun etkisinde kalmazlar ve uyanıklardır. Fazla ayrıntıya girmemeliyim ama Beatrice  -Tris- ve Tobias -Four- fedakarları kurtarırlar ve Dostluk bölgesine giderler. İkinci kitap genel olarak ordan kaçmalarını ve Tris'in ailesinin kendisi için feda olduklarını kaldıramaması sonucundasürekli kendini tehlikeye atmasıyla ilgilidir. Neredeyse gerçekten ölücektir ama birbirlerini düşman olarak gördükleri Peter onu kurtarır ve bu idama yardım ve yatakcısı Tris'in abisi çıkar. Tabiki Tris yine yıkılır. Herneyse benim en sevdiğim bölüm - ve gerçekten şaşırdığım bölüm- Four'un açığa çıkardığı kayıt. Bu kayıtta çok eskiden bir savaşın çıktığınısöyleyen bir kadın vardır, kadın; şehire bu savaşı düzeltmek için şehirde uyumsuzların artması gerektiğini, ve artığı zaman onların Şehir'in dışına göndermelerinin gerektiğini söyler. Gel gelelim üçüncü kitaba, Tris, Four, Tris'in abisi ve bir kaç arkadaşıyla birlikte Şehir'in dışına çıkarlar veeee şok şok şok! Şehir'im dışındaki bir havalimanında laboratuvar kurulmuş olan, sürekli onların Şehirlerini izlediklerini öğrendikleri yere giderler. Meğer, bilim adamları insanların kötü genlerini -korku, sinir, intikam vs.- aldıklarında, bunlarla birlikte bazı iyi özelliklerde yok olmuş mesela korkularını alınca merhametlerininde yok olması gibi. Bunun sonucunda insanların hafızaşarını silip onları duvarlarla kapladıkları şehirlere kapatmışlar. Tabii bizimkilerin şehri de bu deneylerden biriymiş. Benim için kitabın gerçekten harkulade oldu kısım burası. İlginç bir noktaya çekmiş yazar olayları. Farklılık yaratmış! Haryan kaldım aslında. Neyse bazı deneyler çökmüş. Sağlam kalan bir tek bizimkilerinkiymiş
  Tris, Four ve arkadaşları bir süre orda kalırlar Şehirde kötü olaylar olmaya başladığı için bilim adamları onlara hafısa serumu vererek bu birbirlerine karşı olan savaşı durdurmak isterler. Bu ara Tris ve Four Cesurlara uygulanan simülasyonu da buradan aldıklarını öğrenirler bunun için Şehir'dekilerin hafızalarıyla oynamalarını önlemek isterler. Four, birkaç kişiyi alıp Şehir'e gider, Tris kalıp abisinin simülasyonların bulunduğu odaya girmesini sağlayacaktır. (Oda kapı kırıldığı anda ölüm serumu yaydığı için Tris'in abisi kendini feda edecek bir nevi) Ama tabii Tris abisine izin veremez kendisinin girmesini, kurtulma şansının yüksek olduğunu söyler, dalar içeri. Gerçekten ölüm serumu ona etki etmez fakat laboratuvar başkanı içeride onu silahla vurup öldürür. Four bunu öğrendiğinde onun için hayat biter aslında ama Şehir artık deney değil insanların yaşamak istedikleri bir yer olduğu için o da orda kalmaya karar verir. Kitap burada biter. Ama bence Tris kendi kişiliği bakımından zaten o odaya gireceği belliydi ama ölmesi gerekmiyodu. Bu çok ani ve bence çok saçma olmuş. Ona karşı gelebilir silah çekebilir böyle kötü bir sonla bittiği için hüsrana uğradım. İşte kitap böyle bu kitabı benimle konuşmak isteyen varsa kesinlikle sevinçle karşılarım -özellikle son bölümü-. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder